Sevgili Arkadaşım, kendimden yaşanmış bir örnek vereceğim sana. Şimdi okuyacakların hayatımın kısa bir kesitidir. Genç arkadaşlarım feyz alabilir, içlerindeki cevheri fark edebilir:) 

——- 

Vakit kaybetmeden ameliyat olmalısın, 1. derece yumurtalık kanseri… Yumuşak dokuların hepsini temizlememiz lazım. Her iki yumurtalık, rahim, karın zarı ve lenf bezlerinin alınması gerekiyor. Ameliyattan 1 ay sonra kemoterapiye başlayacağız. Gidişata göre kemoterapinin ne zaman biteceğine karar vereceğiz. Kemoterapi esnasında saçların, kaşların ve kirpiklerin dökülecek. Kemoterapi bittikten 3 hafta sonra hepsi yerine gelecek… 

2016 senesinin 15 Kasım’ında onkoloji doktorumun sözleriydi bunlar. Hayatımın ikinci şokunu yaşadığım bir gündü. İlki ise kanser olduğumu öğrendiğim gündü. Hâlbuki biz sadece Kuzey’e bir kardeş yapalım istemiştik. 2016’nın Nisan ayıydı. Eşim bir anda “Pınar, ikinciyi yapalım, tek kalmasın Kuzey” dedi. O ana kadar eşimin böyle bir şeyi kendi isteğiyle söyleyeceğine ihtimal vermemiştim. Zira ikinci çocuğu yapma konusunda çok tartışmış ancak bir sonuca varamamıştık.  

 

Eşim, Steve Jobs’un hayata dair yazdığı en son yazısından etkilenmişti. Oğlumuzu bizden sonra hayatta yalnız bırakmak istememiştik. Macera da böylece başlamış oldu. İkimizin de yaşı 40’ın üzerinde olduğundan doğal yollarla hamile kalmam mümkün olmadı. Modern tıbbın bize sunduğu opsiyonları denemeye başladık. Tedavinin bir yerinde doktorum bir kitle gördü ve küçük bir operasyonla alınarak patolojiye gönderildi. Sonuç: Kanser, yumurtalık kanseri…! Vakit kaybetmeden tedaviye başladık. Arka arkaya 2 ameliyat ve kemoterapi eşliğinde hayata kızgın ve küskün geçen 1 aydan sonra, kendimi toparlamam gerektiğini, eğer ben kendimi toparlamazsam o zaman 5 yaşında olan oğluma, değil faydam zararım bile olabileceğini fark ettim ve aldım karşıma, başladım anlatmaya. Bir hastalık geçirdiğimi, ilaç kullandığımı ve bunun da bazı sonuçları olacağını, bu sonuçlardan birinin de saç dökülmesi olduğunu ancak ilaçlarımı bitirdiğimde saçlarımın da tekrar çıkacağını açık açık anlattım. 

 

Bazen halsiz olabileceğimi ancak asla onunla ilgilenmekten vazgeçmeyeceğimi söyledim. Küçücük çocuk, etrafımdaki çoğu yetişkinin göstermediği olgunluğu ve en önemlisi şefkati göstermişti bana. Hâlbuki ben, bana birşey olursa Kuzey’e kim bakacak duygusunu bile yönetmekte zorlanmış, O’nun kadar metanetli olamamıştım. Çünkü kendime acımış ve bu acıma duygusunda da kaybolmuştum. Kuzey’de ise, çevremdeki insanlardan farklı olarak hiçbir şekilde acıma duygusu yoktu. Tam tersine beni acıma duygusundan çıkartıp, hayata bağlayan ve güç veren bir olgunluğa sahipti. Saçlarım döküldüğünde “anne gel bir kelinde öpeyim” diyen bir çocukla nasıl kızgın ve küskün olabilirdim ki? O andan itibaren bakış açım değişmişti. Bir Kabul duygusu yaşadım. İnsan, kötü tecrübeleri kabullendiği anda rahatlıyor, savaşmayı ve sürekli “neden ben?” sorusunu sormayı bırakıyor. Çünkü soruna değil, çözüme odaklanmaya başlıyor. Bendeki tam da buydu. İşin özü, ben kanserle savaşan ne ilk anneyim ne de son olacağım. Her şey insanlar için. Ancak iyi ya da kötü, olayları nasıl karşıladığımız çok ama çok önemli… 

Tedavi esnasında ben ne yaptım; 

Yüksek lisansımı tamamladım, iki kemoterapi arasında derslerime devam ettim, arkadaşlarıma ve hocalarıma ödev sunumlarımı yaptım, seyahat ettim, görmek istediğim yerlere gittim. Bütün bunları yaparken 44 yaşındaydım.  

Ya Şimdi;  

Satınalma süreçleri, tedarik yapısının denetlenmesi ve inovasyonu ile kurumsal tedarik stratejisinin yazılması gibi konularda danışmanlık yapıyorum. Eylül 2020’de ikinci üniversiteye kayıt yaptırdım, sosyoloji okuyacağım. Kendime ait bir web sitesi hazırladım…. 

25 sene “beyaz yaka” olarak çalıştım. Oğlumu da 37 yaşımda doğurdum. 39 yaşımda kendi şirketimi kurdum. Ayrıca bir start-up şirketi sahibiyim.  

Bütün bunları neden anlattım? 

Şikayet eden ve sürekli bekleyen insanlara bir örnek olsun diye…  

 

Sevgilerimle, 

 

Published On: Haziran 23rd, 2020 / Categories: Dijital Pazarlama, İçerik Pazarlama, Sosyal Medya /

E-Bültenlerimize Abone Olun

Satın Alma ile ilgili gelişmeleri ve yeni haberleri kaçırmayın.

Mesajın için teşekkürler. Gönderildi.
Mesajınızı göndermeye çalışırken bir hata oluştu. Lütfen daha sonra tekrar deneyin

Add notice about your Privacy Policy here.